Canan Öztanık Temiz Akademik Bakış’ta Michael Kuyucu’nun Konuğu Oldu

Beşinci kitabı “Damga”yı Lora Yayınevinden yayınlayan yazar Canan Öztanık Temiz, konuk olduğu Akademik Bakış programında Michael Kuyucu’ya “Damga” romanının nasıl ortaya çıktığını anlattı. Temiz, Akademik Bakış’ta tanıtım yapılan kitabın diğer kitaplara göre daha ön plana geldiğini söyleyerek popüler kültürün kitap yayıncılığında da etkili olduğuna vurgu yaptı.

Kitapta Gerçek Bir Hayat Hikayesinden Etkilendim

Lora yayınevinden çıkan kitabım “Damga” gerçek bir hayat hikayesi. Genellikle zaten biyografilerimde bundan esinleniyorum. Gerçek hayatta çok ünlü bir doktor Agop Kotoğyan’ın hayatından esinlendiğimi söylemek istiyorum. Esinlenmenin daha iyi olacağını düşünerek, oradan yola çıkıp yine bir doktorun hayatından devam ettim. Bu kitapta engellilerle baş etmenin aslında çok da zor olmadığını, bazen de engelin kendimiz olduğunu belirtmek istedim aslında.

Ses Tonuyla Mucizeler Yaratmış Bir Doktor

ilk başta “Sınır Tanımayan Kadınlar” kitabım çok ses getirdi, birçok televizyon programına çıktım. Ben şuana kadar tanıtım konusunda biraz yavaş davrandım heralde. 5 kitabı olan bir yazardım televizyona çıktığımda ve daha yeni yeni kendimi tanıtmaya başlamıştım. Daha sonrasında bana daha o reklamlar devam ederken yeni kitaba başlamamın iyi olacağının fikrini verdiler. O pandemi döneminin en kötü zamanlarında dışarı çıkamadığımız zamanlarda Agop Kotoğyan’ın hayatını yazarsam iyi olacağını düşündüm. Çünkü zaten tanıyordum. Tanıyordum derken yakından tanımıyorum hiçbir görüşmüşlüğümüz yok. Dolayısıyla hayat hikayesi çok ilginç geldi bana. Ses tonuyla mucizeler yaratmış bir doktor. O kadar çok şey başarmış ki çok büyük bir fakirlikten geliyor, çok insanın da tanıdığı, magazine malzeme olmadan hayatını devam ettirip çok başarılı hizmetler yapmış, bu topraklarda yaşamış bir doktor. O günden bugüne de gerçekten iyi bir iz bırakmış. Bu da bana şöyle bir fikir verdi madem “Sınır Tanımayan Kadınlar”da hiç beklenilmeyen kadınları yazdıysam eğer bu kadınların önüne bin tane engel çıkmış neden bir tane de erkek olmasın? Bundan daha güzel bir hikaye olabileceğini ben düşünmüyorum.

Z Kuşağına İlham Olsun Bu Kitap

Hayatta basiti seçmeyip de yolunda engellere rağmen devam eden insanların hayatları birçok insana özellikle bu Z kuşağına çok büyük bir ilham olur diye düşünüyorum. Çünkü onlar çok çabuk pes ediyorlar. Aynı zamanda 18 yıllık eğitimciyim. Çok da iyi tanıyorum Z kuşağını. Hiçbir şeyin uğraşını vermek istemiyor. Bu yeni nesile kalacaksa eğer bu dünya, bir şekilde belirtmemiz gerekiyor, altını çizmemiz gerekiyor ki ufacık bir şeyden hemen pes edip hayatlarını karartmasınlar. Ben de kitaplarda bunu hedef ettim kendime pes etmeyi diyorum.

Kitabın Reklamı Daha Fazla Yapılıyorsa Onun Kitabı Ön Plana Geliyor

Genellikle zaten kitap okumayı sevmeyen, kültürü çok sevmeyen bir toplumuz. Af buyursunlar gerçekten bu konuda ben sabit fikirliyim. Buna karşı bir tepki oluşturuyoruz, gerçekten can sıkıcı mı buluyorlar, acaba vakit mi ayırmak istemiyorlar, çok çabuk tüketen bir hale geldik. Sosyal medya çok kötü kullanıldığı için kırılma noktası orası. Bir de şöyle bir şey var kimin reklamı daha fazla yapılıyorsa onun kitabı ön plana geliyor. Yani iyi veya kötü diye bakılmıyor. Ben çok fazla kitabı elime aldıktan sonra o kitabının içinin ne kadar boş olduğunun bilmediğim hiçbir şey olmadığını görüp hayal kırıklığına uğradım. Bu da beni üzüyor.

Kitabı Kapattıktan Sonra Size Bir Şey Verdi mi?

Sosyal medya birçoğumuzun sevmeyerek kullandığı bir mecra olmasına rağmen gücünü inkar edemeyeceğim. Şuan da gerçekten tutulmak istediğinizde sosyal medya çok güçlü bir platform. O yüzden kitaplar konusunda insanlara ben hep şunu söylüyorum: Kapattıktan sonra size bir şey verdi mi?, hayatınız bir değişikliğe uğradı mı? ya da bir kelime bir düşünce bir farklı bir şey girdimi beyninize? O bile bir şey.

Programı Dinlemek İçin: