Emre Öztürk Heavy Metalin Asi Yüzü Kitabını Michael Kuyucu’ya Anlattı

Gazeteci & Yazar Emre Öztürk, Akademik Bakış Programında Prof.Dr. Michael Kuyucu’nun konuğu oldu. Emre Öztürk programda “Heavy Metalin Asi Yüzü” adlı kitabını ve Heavy Müzik hakkında bilinmeyenleri anlattı.

14 Yıldır Heavy Metal ile İçiçeyim

Geçtiğimiz yılın başında başladım bu kitabı yazmaya. Ben çok uzun yıllar hem heavy metal hem müzik hakkında yazar olarak başta “Deli Kasap”ta yazdım.  Türkiye’nin en eski rock’n roll dergisidir. Bunun üzerine birçok rock ve metal mecrasında dergiler makaleler yazdım.

Günümün çok büyük bir bölümünü müzik dinleyerek geçiririm. Yaptığım hemen her işte motivasyon kaynağı olarak kullanırım müziği. Yaklaşık 14 yıldır da heavy metal yazım üretimi ile iç içeyim.

Kitap Nasıl Ortaya Çıktı?

Kitabın ortaya çıkması şöyle oldu ben makalelerde genelde heavy metalin dünyadaki gelişimine ilişkin yazıyordum. Şunun farkına vardım üç tane genel alan var. Heavy metalin popüler olduğu genellikle batı ülkelerinde üç alanda heavy metal üretimi oluyor.

Birincisi güncel yayınlar otobiyografi popüler kitaplar ve popüler heavy metal tarih kitapları. Diğeri belgesel yapımlar ve filmler. Filmler giderek artmaya başladı. Üçüncüsü ve çok gözden kaçanı ise akademik. Dünyada yaklaşık 50 üniversitede heavy metal akademik alan olarak inceleniyor. Doktora tezi saha araştırması gibi çok farklı alanlarda hem normal bir lisans öğrencisinden tutun profesörlere kadar çok ciddi şekilde uzun yıllar akademik masalar oluşturmuş üniversiteler. Şöyle bir şey olduğu fark ettim Türkiye’de heavy metal tarih kitabı yok. Türkiye’de yazılı bir eser oluşmamış. Metal tarihi bu üç alandan oluşuyor ama akademik kısmına ağırlık verdim çünkü en elle tutulur en nitelikli çalışmalar akademik çalışmalar.

Akademik Yön Daha Önde

Ben akademik alanı ön planda tutarak bu üç alanı bir araya getirip heavy metalin dünyadaki küresel tarihini kazandırma amacıyla yola koyuldum. Yaklaşık bir yıl içerisinde de bitirdim. Çünkü çoğunu makale olarak önceden yazmıştım. Bir data vardı sadece bunları bir araya getirmek ve daha akademik bir formata uygun bir şekilde yazmaya karar verdim

Aslında derleme de demek daha doğru olur çünkü kitabın çok büyük bir bölümü hali hazırda yazılmış akademik çalışmalardan oluşuyor. Dolayısıyla çalışmaları hazırlamış olan akademisyenler bu kitabın bir şekilde yazarları. Diğer taraftan bu zamana kadar heavy metal hakkında yapılan bütün popüler araştırmalar kitaplar yayınlar belgesellerde biz şunu fark ederiz heavy metal türler üzerinedir.

Heavy Metal Anarşist Bir Ruha Sahiptir

Biz bunu bu şekilde yapmadık farklı bir yönden değerlendirdik. Biz heavy metalin bir karşı kültür olduğunu ele aldık ki bu böyledir. Marjinal anarşist bir karşıt kültür ve bu kültürün üretim merkezidir. Biz bunu bir kültür tarihi olarak ele aldık. Ben heavy metali 4 temel kelime ile ifade ediyorum kitapta da sık vurguladığımız bir şey. Reaksiyoner öfkeli reddeden ve karşı koyan. Toplamda 4 vurguya sahiptir çünkü heavy metalin özünde bunlar var. Heavy metalin karşı kültür metası olduğunu vurgulamamız lazım. Marjinal bir kültür metası olduğunu vurgulamamız lazım. Dışlananların tuhafların ve reddedenlerin düzgün olduğunu vurgulamamız lazım. Ama bunun dışında heavy metal politika olarak yer alabilir anarşist veya tamamen teorik narsist ve sosyalist alanda yer alabilir. Apolitik kalabilir. Heavy metal politik yelpazeye büründürmek çok yanlış olur ama temelinde evet asidir isyan eder anarşizandır. O yüzden asiyi uygun olarak görüp oraya koymamızın sebebi budur

Haeavy Metal Grupları Türkiye’ye Ekonomik Nedenlerle Gelemiyor

Türkiye’de tüm Avrupa’da olduğu gibi heavy metal yerleşik bir kültür değil. Ama ilginç bir şekilde Bulgaristan, Yunanistan, Türkiye, kendi coğrafyasında Doğu Akdeniz en kalabalık en köklü heavy metal kültürüne sahip 4 ülkeden birisi. Heavy metal Türkiye’de düşüşe geçti ama heavy metal Türkiye’de her 5-6 yılda bir moda olur. Bu kaçınılmaz bir şeydir. Bir döngüsü vardır mutlaka moda olur.

Biz şu anda şu durumdayız ülkedeki finansal kriz ve bilet fiyatlarının yüksek olması açık konuşmak gerekirse demokratik gerileme veya güvenlik endişeleri dolayısıyla Türkiye’ye artık çok büyük heavy metal grubu nadiren geliyor. Eskiden her ay 3-4 büyük grup gelirken artık 3-4 ayda bir büyük grup geliyor. Çoğunlukla Avrupa turneleri kapsamından çıkarıldık. Kalabalık kitle kaybolmuyor hatta eskisinden daha kalabalık. Eskiden heavy metalcileri tanımak için çok belirgin bir motifleri vardı mesela kıyafet motifleri vardı. Şu anda o motifleri göremezsiniz çünkü o çağda yaşamıyoruz artık. Şu anda sokakta gördüğünüz hipster kıyafetli bir arkadaşımız sokakta gördüğünüz bir arkadaşımız sabah akşam heavy metal dinleyip konserlere gidiyor. Muhafazakâr arkadaşlarımız konserlere gidiyor. Demek istediğim şey artık o görüntü değişti ama bilet fiyatları gibi sebeplerden dolayı katılım çok gözükmüyor gibi duruyor.

Türk Metal Grupları Cover Yapmaya Başladı

Türkiye’deki Türk grupların cover grupları olarak güçlenmesine yol açtı. Yani büyük gruplar gelmeyince büyük grupları dinlemek isteyen insanları Türk metal grupları coverlar yapmaya başladı. Ama bu en sonunda şuna evrimleşti kendi müziklerini yapmaya başladılar ve harika bir dönüşüm. İkinci olarak da bu yeni kuşak için çok büyük bir avantaj eskiler bu boşluktan faydalanarak bu boşluğu doldurma gereksiniminden kaynaklı harekete geçti başta Pentagram olmak üzere tüm Türkiye’de turnelere başladılar. Hatta öyle ki Pentagramın tüm eski üyeleri bir arada turneye başladı yani hem yeni hem eski. Türkiye’de şu an buna evrildi ama bu zoraki bir evrim.

Doğu Avrupa’nın En Çok Sevilen Heavy Metal Ülkesiyiz

Bu koşullar rahatladıkça finansal durum iyileşmeye başladıkça inanın şunu söyleyeyim size hemen hemen bütün heavy metal gruplarının Doğu Avrupa’da en sevdiği ülkeler arasındayız. Çünkü bizim kitlemiz çok kalabalık ve fanatiktir. 1990ların sonunda heavy metal başta ABD, İngiltere, Almanya gibi ülkeler olmak üzere çok hızlı yükselmeye başladı. Rock kuşağı yaşlandı yerine yeni kuşak kendi ekstrem rock müziğini heavy metale getirdi ama heavy metalin vurguları politik tepkileri kapakları imajları kullandıkları ifadeler duruşu gibi birçok sebepten dolayı dini siyasi otoriteler toplumsal yenilikler sivil toplum kuruluşları hedef almaya başladı. Amerika’da senatörler hedef alırken İngiltere’de yayın kuruluşları hedef aldı. Rusya’da direk sistemin kendisi hedef alıyor.

Rock Sadece Politiktir Ama Heavy Metal Her Şeyin Üzerine Gitti

Twisted Sisters’ın vokalisti efsane Dee Snider kongrede 45 dakikalık bir savunma yapmıştı efsane kabul edilir o savunma. Florida eski senatörleri toplanmıştır Florida’daki death metal grupları üzerinden oy toplamaya çalışmıştır. Bu karmaşanın temel sebebi başta da vurguladığımız gibi bu müzik türünün anarşizan, karşı koyan ve reddeden bir yapıya sahip olması. Rock da böyleydi ama o daha etikti daha şiirseldi heavy metal çok sertti. Yumruk gibi çarpar yani. Çok sert bir dille eleştiriyordu kapaklarından şarkı sözlerine kadar. Bir de rock’da var olmayan bir şey vardı rock sadece politik yani ideolojik bir eleştiriye sahiptir. Heavy metal hayvan haklarından hapishanedeki insanların haklarına çevrenin kirletilmesine kadar gerçekten sistemin yerleşik verilerini kabul etmek istemediği veya uymasını istemediği şeylerin üzerine gitti.