İstanbul Aydın Üniversitesi genel sekreteri Sebahattin Kutlu, Akademik Bakış programında Doç.Dr. Michael Kuyucu’nun konuğu oldu. 2021 Yılı YKS sınav sonuçlarının değerlendirmesini yapan Kutlu, YKS Sınav sonuçları ve tercih dönemi ile ilgili herkesin merak ettiği çok önemli açıklamalar yaptı. İşte Sebahattin Kutlu’nun Michael Kuyucu’ya yaptığı açıklamalar.
Bu Yılki YKS Bir Miktar Daha Zordu
Ben 20 yılı aştı öğrencilerimizle beraber her sene tercih yapıyorum. Her sene sınav sonuçlarını değerlendiriyorum. Bunun belirli avantajları var tabi. Ne gibi avantajlar? Bazı özel durumlar bazı senelerde tekrar edebiliyor. Dolayısıyla bizim gibi çok uzun yıllardır tercih yapan ya da sistemin içinde olan kişiler bu benzeştirmeleri yakalayıp görme şansına ulaşabiliyor. Şimdi öncelikle bu yıl yapılan YKS sınavına baktığımız zaman geçen seneki sınava göre bir miktar daha zordu. 2020 YKS ile 2021 YKS’yi kıyasladığımız zaman zaten YÖK ile ÖSYM bununla ilgili açıklama yapmıştı. Geçtiğimiz sene 12.sınıf konularının bir kısmı sorulmamıştı. Öğrenci bütün konulardan sorumlu olmamıştı. Biraz daha öğrenciler için hani çoğunluk için de söylüyorum daha kolay bir sınav hüviyetinde geçmişti. Hatta bunun üzerine YÖK ve ÖSYM baraj puanlarını da düşürmüştü hatırlayın. 180 olan lisans tercih puanı, 4-5-6 yıllık bölümlere yerleşmek için şart olan minimum 180’i 170’e, 2 yıllık önlisans programlarına ve özel yetenek sınavı ile öğrenci alan bölümler için kullanılan TYT’deki 150 barajını da 140’a çekmişti. Dolayısıyla geçtiğimiz yıl müfredat olarak daha dar, sınav yapısı olarak daha kolay aynı zamanda baraj puanları açısından da daha düşük baraj puanlarına sahip bir sınav vardı.
Geçen Seneye Göre Bu Yıl Daha Az Öğrenci Lisans Tercihi Yapabilecek
Geçtiğimiz yıl yaşanan bu durum yıl pandemiye geçiş ve pandeminin yaşanmasıyla online eğitime başlanması ve kursların yüz yüze eğitim görememesiyle ilgili bir durumdu bu. Mart ayında pandemiye girildi ve ondan sonraki durumla ilgili YÖK ve ÖSYM bu kararları aldılar. Öğrenci de bunlardan yararlandı geçtiğimiz sene. Şimdi gelelim bu seneye. Bu seneyle geçtiğimiz seneyi kıyasladığımız zaman belirli farklar oldu. Birincisi, öğrenci bütün konulardan sorumlu tutuldu , önceki yıllar gibi. 2019 gibi tüm konulardan sorumlu tutuldu öğrenci. Baraj puanları 180 ve 150 olarak korundu. Dolayısıyla öğrenci geçtiğimiz yıllara nazaran daha zor bir sınava girdiğini hissetti. Hakikaten de önceki yıla kıyasladığımız zaman daha zor bir sınava girdi öğrenci. Dolayısıyla böyle bir tepki oluştu. Nitekim bu sonuçlara da yansıdı. Nasıl yansıdı? Şimdi geçtiğimiz seneyle bu seneyi kıyasladığımız zaman TYT’ye giren öğrenci yüzde 6,5 artmıştı. AYT’ye giren öğrenci sayısı ise hemen hemen aynı kalmıştı. Ama sonuçlara baktığımız zaman TYT’de barajı geçen öğrenci sayısı bir önceki seneye geçen seneye nazaran yüzde 7,5 düştü. Bu tabloda biraz daha vahim olan kısım esas problem kendini orada gösterdi Lisans programlarını tercih etmek isteyen aday sayıları çok ciddi oranlarda düştü. Hemen buradan birkaç tane sayı verirsek 2020’de yaklaşık 700.000 aday sayısaldan Lisans programı tercih etme hakkına sahipken bu yıl bu oran 390.000’e düştü. Keza eşit ağırlık puan türünde bir önceki yıl 1 milyon aday tercih yapma hakkına sahipken bu yıl bu sayı 587.000’e düştü. Sözel puan türünde ise 823.000’den 563.000’e yani yaklaşık 280.000’e yakın bir düşüş gerçekleşti. Dolayısıyla bir önceki yılla kıyaslandığında çok ciddi sayıda öğrencimiz bu sene lisans tercih etme hakkına bile sahip olamadı. Sadece bir küçük parantez bir bilgi verelim arkadaşlara sizin vasıtanızla, bir öğrenci dört yıllık puan barajı olan 180’i geçemedi ama 150’yi geçti bu öğrencimiz eğer illaki dört yıllık bölüm okumak istiyorsa yine de bir yolu var. Bu yolun adı “Özel Yetenek Sınavları”. Özel yetenek sınavlarına giren öğrenciler 150 puan aşmışsa sınava girebilir. Örneğin geldi İstanbul Aydın Üniversitesi’nde dediki “ben grafik tasarım okumak istiyorum”, dört yıllık çizgi film ve animasyon dört yıllık moda tasarım dört yıllık spor yöneticiliği antrenörlük rekreasyon gibi bölümleri okumak istiyorsa bu aday ve 150 puanı aşmışsa gelip özel yetenek sınavına girebilir. Sınavı kazanıp dört yıllık bölüme devam edebilir. Orada yine küçük bir istisnadan bahsedelim dinleyicilerimize de bilgi vermiş olalım. Beden eğitimi öğretmenliği müzik öğretmenliği gibi özel yetenekle alan ancak bir öğretmenlik programı olması sebebiyle Bu iki programımızda yine taban puan 180 olarak uygulanacak. Burada da özel yetenek içerisinde küçük ayrıntılı durumlar var onu da sizinle burada arkadaşlarla paylaşmış olalım.
Umarım Bu Yıl 2017 Yılına Benzemez
Dolayısıyla özetlersek bu yılın şoku neydi? Bu yıl 100.000’lerce arkadaşımız maalesef lisans programlarını tercih etme hakkına bile sahip olamayacak. Dolayısıyla geçen sene ile bu seneyi bu şekilde kıyaslayabiliriz. Ancak tabi biraz daha geriye gidelim, bu sayılar bize aslında 2017 senesinin sayılarını hatırlatıyor. 2017 senesinde aslında buna benzer sayılar olmuştu. Nitekim 2017 yılı Türkiye’de üniversiteye yerleştirmelerde en düşük oranın gerçekleştiği yıldı. En çok boşluğun kaldığı en çok kontenjanın boş kaldığı yıl olmuştu maalesef. Maalesef diyorum çünkü girmek isteyen öğrenci var ama üniversiteye giremiyor. Ailenin yatırımları var, üniversitelerin kontenjanları devletin bugüne kadar yaptığı yatırımlar hatta o kaynakların tümü maalesef o yıl ciddi anlamda boş kaldı. Umarız bu yıl böyle olmaz umut ediyoruz.
2021 Yılının En Şanslı Adayları Kim?
Bu yıl tabii ki istatistik olarak boşluklar kalabilir. MYO’larda da TYT barajını geçen arkadaşlarımız eğer yüklenirlerse yerleşme sorunu yaşamayacaklardır. Ama asıl şanslı grup kim? Derseniz bu senenin en şanslı grubu en avantajlı grubu kim? Derseniz şu istatistiğe bakınca şu an 180’i geçmiş olan adaylardır. Şu an 180’i geçmiş olan aday arkadaşlarımıza sesleniyoruz çok rahat tercih yaparlar çok rahat yerleşirler lisans programlarına. Bu sene daha rahat edecekler işleri biraz daha kolay gibi gözüküyor. Onlara tavsiyemiz tabii ki yine tercih yaparken dikkat edilmesi gereken kurallar aynı, bu kurallar değişmiyor. Puanlarımıza bakmayacağız, puanlarımız bir kenarda duracak biz başarı sıralamalarımıza bakacağız. Başarı sıralamalarımızla tercih yapacağız. Başarı sıralamalarımızla ilgili geçtiğimiz yılın başarı sıraları ile kıyaslayacağız yani 2020’nin başarı sıralamalarıyla. Ben bu yıl sayısalda 100.000.inci olduysam eğer, tercih listemi oluştururken yine 2020’nin 100.000. sayısını kendime baz alacağım. Ne yapacağım 70.000’den de tercih yapacağım 80.000’den de yapacağım 90.000’den de yapacağım 100.000’den de yapacağım ama 110 bin, 120 bin hatta 130 binden de tercih yapmamın benim açımdan faydası çok büyük olur. Burada bize verilmiş olan tercih haklarını yani 24 tercih hakkını öğrenci adayımız nasıl yapacak? İşte bunun belki 5-6-7-8 tanesini biraz daha yukardan yazabilir.
Ölü Tercihe Dikkat !
Peki hocam ben bu sıralamayı yaparken çok istediğim, inanılmaz istediğim bir bölüm var ama x bir bölüm var ya da x bir üniversite var, ama benim başarı sıramın daha üstünde onu üste mi yazmalıyım? Hayır!. Yani hocam benim istediğim yer 95.000’de ama o kadar da istemediğim yer var o 90.000’de ben bunu böyle sıralı mı yazmalıyım? Hayır, böyle bir zorunluluk yok. Böyle bir şart yok. İstek sırası çok önemli. Arkadaşlarımıza yine bir tavsiyemiz olsun tercih listenizi oluştururken istemediğiniz hiçbir yer olmasın. İstek sıranızı yapın. Burada arkadaşlarıma bir şey hemen soracaklar hocam ama ölü tercihler olmayacak mı böyle diye? Ölü tercih meselesinde de tabii ki eğer 100.000 başarı sırasındaki bir bölümü yazdıktan sonra altına 60.000 başarı sırasındaki bir yeri yazıyorsanız o 60.000 tabii ki ölü tercih ama 100.000 ile 90.000 arasında 100.000 ile 95.000 arasındaki fark bir ölü tercih yaratmaz. O küçük bir fark. Bu şekilde bir farkı dikkate almasınlar. Panik yapmasınlar orada istek sıralarına göre düzenlesinler diye de tavsiye etmiş olalım.
İstanbul Aydın Üniversitesi 465 Noktada Tercih Merkezi Kurdu
Biz İstanbul Aydın Üniversitesi ailesi olarak tercih döneminde çalışmalarımızı yürütüyoruz. 3000 İstanbul Aydın Üniversitesi çalışanı, akademisyeni, idari personeli. Yine binlerce öğrencimiz görev alıyor çalışıyorlar. Rehberlik uzmanlarımız var. Rektörlerimiz dekanlarımız mütevelli heyet başkanımız sağ olsun çok büyük bir aile olarak İstanbul Aydın Üniversitesi, Türkiye’de öğrencilerin doğru tercih yapabilmesi adına doğru bilgilere ulaşabilmesi adına yıllardır bir tercih danışmanlık hizmeti veriyor. Bu yıl 465 noktada tercih merkezi kurduk. Tabi en büyüğü Florya’da kampüsümüzde.
600 Bin Öğrenci Hatalı Tercih Kurbanı
Şunu da eklemek istiyorum, bu çok önemli, neden çok önemli? Bakın bu sene sınava başvuran 2.600.000 öğrencinin 600.000’i üniversitede bir öğrenci ya da üniversite mezunu. Yani daha önce yanlış tercih yapmış ve tekrar bu sürece dahil olmuş ve tekrar sınava hazırlanmış tekrar sınava girmiş tekrar tercih yapıyor ve tekrar bir üniversiteye yerleşmeye çalışacak, tekrar üniversite okuyacak. 600.000 kişinin daha önce yanlış tercih yaptığının tescilidir bu. Biz üniversite olarak uğraşıyoruz çalışıyoruz ki bu sayıları düşürelim, öğrencilerin emekleri zayi olmasın, boşa gitmesin doğru tercih yapsınlar. Kurduğumuz doğru tercih merkezlerinde rehberlik uzmanlarımız var. Kurduğumuz doğru tercih merkezlerinde akademisyenlerimiz var. Üniversite öğrencileri var. Orada tercih robotlarının yüklü olduğu bilgisayarlarımız var. Rehberlik uzmanlarımız tercih robotlarını da kullanarak öğrencilerin puanlarını başarı sıralarını en doğru şekilde, tüm kılavuzu tüm Türkiye’ye orada süzerek onların önüne koyuyorlar. Aynı şekilde akademisyenlerimiz öğrencilerimize akademik hayatla ilgili bilgiler veriyorlar. Bölümlerle ilgili bilgiler veriyorlar. Öğrenci diyor ki “ben eşit ağırlıkçıyım işletme mi iktisat mı? Mühendislik mi elektrik elektronik mi makina mı?” Dolayısıyla böyle biraz daha uzmanlık isteyen “sağlık mı fizyoterapi mi, beslenme mi?” bu tarz sorulara da cevap verebilecek öğrencinin akademik hayatına doğru başlangıç yapmasını sağlayacak bir danışmanlık hizmeti vermeye çalışıyoruz. Üniversite olarak zaten yıl boyunca da yaptığımız çalışmalarla belirli bir noktaya geldik. Bugün uluslararası alanda Türkiye’yi temsil ediyoruz. Uluslararası reytinglerde artık ilk 1000’e girdik. Dolayısıyla yaptığımız tüm çalışmalarla aslında topluma da ülkemize de bir katkı sağlamaya çalışıyoruz. Hem öğrencilerimize hem velilerimize hem öğretmenlerimize gerekse ülkemizin eğitimine ülkemizin uluslararası alandaki tanınırlığını biliyorsun diplomalarımız Bologna süresi çerçevesinde hem de Avrupa kredi transfer sistemi çerçevesinde dünyada tanınan bir diploma. Bütün fakültelerimiz hem uluslararası hem de ulusal akreditasyon kurumları tarafından akredite ediliyor. Bunları niye yapıyoruz çünkü buradan mezun olacak öğrencilerimizin diplomalarına katacağımız kıymetin sonu yok değerin sonu yok bunun için çalışıyoruz. Aynı şekilde ülkemizdeki tüm marka değeri açısından ülkemizin marka değeri açısından ülkemizde verilen eğitimin marka değeri açısından da bu çalışmalarımızı yurtdışına da taşıyoruz. Üstümüze düşeni yapmaya çalışıyoruz umarım daha daha iyisini yaparız ama bu tercih döneminde de tekrar söylüyorum adaylarımıza arkadaşlarımıza öğrencilerimize velilerimize kapılarımız sonuna kadar açık buradan akademisyenlerimiz rehberlik uzmanlarımız tercih merkezlerimiz açık. Bekliyoruz onları. Elimizden gelen desteği vermeye her zaman hazırız.
Programı İzlemek İçin: